KORUYUCU EVLİLİK - Sözgelişi „anlaşmalı evlilik“ yapmış bir çifle yapılan bir söyleşi

Günümüzde kabul edilen iltica dilekçelerinin sayısı gittikçe düşmektedir. İltica yasalarının ön gördüğü durumlarda iltica hakkını maalesef çok az insan alabiliyor. Böylecede evlilik bu insanlarla olan dayanışmada veya onları olası bir sınırdışı tatbikatından korumada geçerli tek yol oluyor. Alman Hükümeti alman çiftlerin neden evlendikleri ile hiç ilgilenmezken, yabancılarla yapılan evliliklerin sadece ve sadece sevgiden kaynaklanmasını istiyor.

Andrea: Farklı uluslardan gelen iki insanın evlenmesi günümüz Almanyasında hemen anlaşmalı evlilik ön yargısınıda beraberinde getiriyor. Siz evliliğiniz süresince ne gibi ön yargılara maruz kaldınız veya bu tür şüpheleri uyandırmamak için neler yaptınız?

Bernd: Biz hazırlıklarımızı önceden çok iyi yaptık. Evlenmeden önce gerekli olan bütün bilgileri topladık, bu konuda deneyimli arkadaşlarla konuştuk ve böylece şüphe uyandırmamak için neler yapmamız gerektiğini iyice öğrendik. Gerek yabancilar dairesine gerekse nikah memurluğuna gerekliolan her yere kendinden emin ve birbirine aşık bir çift gibi sürekli birlikte gittik. Nikah için arkadaşlardan ödünç yüzükler aldık ve bir kaç arkadaşımızıda davet ederek biraz tiyatro yaptık. Bu esnada çok eğlendiğimizide söylemeden geçemeyeceğim. İkinci iş olarak birlikte yaşıyomuşzu gibi aynı yerde ikametnamelerimizi yaptık, birbirinden ayrı yaşayan çiftler hemen şüphe uyandırıyorlar. Benim evim büyük olduğundan ve evsahibininde gereksiz sorular sormamasıyla bu olay hiç problem olmadı. Daha sonra da komşuların bizi bir çift gibi görmesi için çaba gösterdik.

Fatima: Ben bir arkadaşımla birlikte oturmama rağmen sürekli ziyarete geliyordum. Aynı zamanda hafta sonları özellikle cumartesi günü - tabiiki Bernd buna çok seviniyordu - merdivenlerin temizliğini yaparak komşuların beni görmesini sağlıyordum. Bir komşumuzun anlattığına göre yabancılar dairesi bir kez gelerek çeşitli sorular sormuş, ama benim sürekli oturum almama kadar olan süre içerisinde yaşadığımız tek olay bu. Şimdi ise zaten bir sorun kalmadı.

Bernd: Biz böylesi bir evlilik yapan iki çiftlede arkadaşız ve sürekli görüşüyoruz. Mesela bayanın yaşça büyük ve alman olduğu bir evlilikte polisler daha çabuk şüphe duyuyorlar. Bu arkadaşlarımız bir çok kontrole maruz kaldılar. Birkeresinde bayan arkadaşımız yalnızmış ve polisleri içeri almamış, tabiiki bunlar da olan şüpheleri güçlendiriyor, onlar evde eşlerin özel eşyalarının olup olmadığını, çiftin birlikte yaşayıp yaşamadığını kontrol etmek istiyorlar. Ama buna hiç bir hakları yok. En sonunda bu arkadaşlarımız rollerine çok iyi hazırlanarak yabancılar dairesinden insanları davet ederek durumu düzelttiler.

Fatima: Bizim fanıdıgimız üçüncü çiftte ise komşuları ihbar etmiş ve yabancılar polisine bu evde hiç kadın görmediğini ve bunun kesin yasalara uygun birşey olmadığını anlatmış. Ama arkadaşın bu komşusu ona zarar verebilmek için herşeyi yapabilecek bir karekterde bir insandı. Neyse daha sonra Avukatların da yardım ve desteği ile biraz da nahkemeye gideriz tehdidi yoluyla yabancılar polisi bu işin yakasını bıraktı ve uzunca bir süre direnmelerine rağmen oturma iznini vermek zorunda kaldı.

Andrea: Göçmenlerin almanlarla evlenmesinin yasal konumlarına ne gibi bir yardımı oluyor? Yada sizin durumunuzda ne katkısı oldu?

Fatima: Ben o sıralarda henüz daha iltica mahkemesi aşamasındaydım ve ilk celseyi kaybetmiştim geleceğe yönelik durum pekparlak gözükmüyordu ve psikolojik olarak tamamen bitkindim. Çok kötü koşullar altına bir yurtta yaşamak zorundaydım, çalışamıyordum veya en kötü işlerde çalışabiliyordum. Evlendikten sonra bunların hepsi değişti, ilk aşamada yarım senelik bir oturma izni verdiler, çalışma izninide aldıktan sonra herşey kolaylaştı. Ben evlendiğimde direk olarak sınırdışı edilme durumu ile karşı karşıya değildim ama ufuk pek parlak görünmüyordu, bunun için evlilik hayatımdaki tek aydınlıktı.

Bernd: Ben Fatimanın akrabaları ile uzun bir zamandır tanışıyordum ve onlar benim prensipte koruyucu evlilik yapabileceğimi biliyorlardı. Bunun üzerine epeyce uzun bir süre konuştuk ve bu evliliğin ne gibi yararlar getirdiğini Fatima da anlattı.

Andrea: Bir alman vatandaşı olarak bu senin hayatında ne gibi değişiklileri ve problemleri getirdi? Sen hangi deneyimleri yaptın?

Bernd: Bizim durumumuzda evlilikle gelen sorunların çok olduğunu söyleyemem, tabiiki ilk aşamada çeşitli devlet dairelerine yapılması gereken ziyaretler ve hazırlıklar çok zaman istiyordu ama finansiyel olarak evlilik bana herhangi bir kayıba neden olmadı. Ben evlenmeden önce çalışıyordum ve eşiminde hemen işe başlaması gerektiğini önceden konuşmuştuk, ya birlikte çalışıcaktık yada birlikte sosyal yardım alacaktık karşılıklı olan nafaka yükümlülüğü çeşitli problemlerin doğmasına neden olabiliyor. Evliliğimiz ile birlikte hemen Noter huzurunda evlilik mukavelesi yaptık ve böylece olabilecek maddi kayıpları önlemiş olduk. Bunun haricinde olan maddi yükümlülükleride Fatima üstlendi çünkü benim maddi durumum buna el vermiyordu, ben arasıra Fatimaya borç verdiysemde o bu ödemeleri hemen zamanında yaptı ve bu konuda hiç bir huzursuzluğumuz olmadı. Ama ben bunların böyle yürümediği bir çok evlilikte tanıyorum, eğerki herşey önceden açıklığa kavuşturulmazsa sonradan sorunlar çıkabiliyor.

Andrea: Anlaşmalı yapılan evlilik” yabancılar yasasının 92. Paragrafı 2. Fıkrası ve 2. Maddesi ile üç yıla kadar hapis ve para cezasına çarptırılabiliyor bu seni korkutmadımı? İhbar edilmekten hiç korkmadınızmı?

Fatima: Kendi güvenliğimiz için dikkatli olmamız gerektiğini ikimizde biliyorduk ve çok özenli hareket ediyorduk. Ama yabancılar polisi için anlaşmalı bir evliliği ispat etmek çok zor, eğerki ikimizden biri herhangi bir yanlış yapmazsa komşuların söyledikleri pek geçerli olmuyor. Ben hatta bir süre için ikinci bir ikamet adresi bile gösterdim, ama bunun için de çok akla yatkın nedenler öne sürdüm. İlk başlarda biraz huzursuzdum ve korkuyordum, birçok kere bu ışın zaten olmayacağını düşündüm, özelliklede yabancılar dairesine gitmek zorunda olduğumuz zaman oldukça depresiftim ama bu zamanla kayboldu.

Bernd: Şimdiye kadar böylesi bir durumdan dolayı kimsenin hapis cezasına çarptırıldığını duymadım ve bunun olacağınıda zannetmiyorum. Ama eğerki bir insana yardım etmekten, onu sınırdışı edilmekten kurtarmaktan ötürü herhangi bir para cezasına çarptırılacaksam bu beni verdiğim karardan döndürmeye yeterli bir neden değil ve beni korkutmuyor. Benim için en korkunç durum bir insanın sınırdışı edilmesini önleyememek gerçeğidir. Zaten Fatimanında söylediği gibi herhangi büyük bir hatanın yapılmaması durumunda polislerin bunu ispat etmesi olanaksız. Önemli olan sinirlere sahip olmak ve yönetilen aptalca soruları soğukkanlılıkla yanıtlamak.

Andrea: Biliyoruzki evlilik karşılıklı bağımlılığı ve bundan kaynaklanacak sorunlarıda bereberinde getiriyor. Unutmamalıki bir eşin yasal ikameti sadece bu evliliğe bağlı eğer duygularda işin içine karışırsa, böylesi durumlarda siz nasıl hareket ediyorsunuz?

Fatima: Bizim durumumuzda bunun pek konusu olmadı, biz zaten ağabeyimin aracılığı ile tanışıyorduk ve birbirimize güveniyorduk, Bernd’in centilmence davranacağından emindim ve bizim aramızda aşkın pek yeri yoktu, tabiiki ona bağımlıydım ama biz durumları çok detaylı konuşmuştuk. Hatta birbirimize aşık olursak ne yaparız diye de konuşmalarımız oldu, tabiiki birbirimize karşı çok dikkatli ve kontrollü yaklaşıyorduk ama birbirimize karşı aşk hislerini ikimizde hissetmedik. Bu belki çok teorik gelebilir ama gerçekte duygularımız böyle idi. Ama arkadaşlarım arasında böyle olayları yaşayanlar oldu, ilk başta her şey çok güzeldi yetkili makamlarda aşık rolü oynamaları gerekmiyordu, zaten birlikte oturmayı istiyorlardı ve herşey çok güzeldi. Maalesef yarım sene sonra sevgiden kaynaklanan problemler ilişkinin çok yıpranmasına neden oldu. Karşılıkı yaralamalar ve sürekli tartışmalar ikisinide yıprattı, hatta bir çok sefer bizler arkadaş olarak hakemlik yapmak durununa düştük. Bazen özellikle yabancılar dairesinde çok kritik durumlar yaşandı. Arkadaşların da bu konuda çok titiz ve hassasiyetle davranması lazım.

Bernd: Bende bu soruyu çok önemli ve yerinde buluyorum. Durumlar ne olursa olsun çiftlerin birbirlerine eğilimleri hangi açıdan olursa olsun butür konular evlilikten önce detaylı ve arkadaşlarında katılımıyla konuşulmalıdır. Olabilecek sorunlarda bu arkadaşlar size yardım edebilecek destek verebilecek güvenilir insanlar olmalılar. Tabiiki bağımlılık konusu bununla açıklığa kavuşmuyor ve böylesi adaletsiz bir evlilikte Alman olan eş kozları hep elinde tutabiliyor ve bağımlı olan eş hep bir tehtid altında oluyor. Sonuç olarak Alman eşin boşanmayı talebiyle bir insanın varlığı hiçe sayılabiliyor. Bu nedenle tekrar ediyorum böylesi durumların olmaması için her iki insanıda tanıyan arabuluculuk yapabilecek arkadaşlara gereksinim var.

Andrea: Şimdiye kadar yaptığınız deneyimlere dayanarak böylesi bir evliliği yapmak isteyen insanlara ne önerirsiniz?

Fatima ve Bernd: Biz şimdiye kadarki söylediklerimizi yineleyebiliriz: Kendinizi bu evliliğe çok iyi hazırlayın, düşündüğünüz herşeyi açık açık konuşun, sadece yetkin işinin aslı bir avukat aramakla kalmayın arkadaşlarınızı da yardıma ve desteğe çağırın, özelliklede sevgi ile ve maddiyatla ilgili konularda mutlaka arkadaşlarınıza danışın, bu olayı kendi özel konunuz gibi görmeyin.

Andrea: Seni koruyucu evlilik yapmaya ne gibi nedenler motive etti?

Bernd:Ben yıllardır ırkçılığa karşı çalışmalarda bulunuyorum, bir çok insanın sınırdışı edilişini sadece okumadım, bizzat yaşadım bu nedenle koruyucu evlilik yapmak benim için kaçınılmazdı Alman olmanın getirdiği bazı kolaylıkları yararlı olarak başkalarınada vermek istiyorum.

Andrea: Sınırdışı edilmelerine karşı verilen savaşta evliliği güçlü bir silah olarak görüyormusunuz? Ve böyle bir olanağın daha sıklıkla kullanılmasına taraftarmısınız?

Fatima: Evet mutlaka, ben bunu sadece kendi deneyimime dayanarak söyleyebilirim. Benim çevremde böylesi bir evliliğe gereksinim duyan bir çok insan var, çok aramalarına rağmen maalesef kimseyi bulamıyorlar, bir çok kişi yapılan kötü tecrübelerden ötürü ve evlilikle gelen sorumlulukların yüzünden böylesi bir işe girmek istemiyor. Ama herhalukarda bazen zor durumda olan insanlar bunu para karşılığı çözmeye çalışıyorlar, halihazırda piyasada bir evlilik pazarı var ve buradada insanın çok fazla şansa ihtiyacı var. Bu piyasada çok ilginç insanlarla karşı karşıya geliyorsunuz, her durumda bu tür evlilikleri politik bilince sahi olan insanların yapması ve bunu dayanışma olarak görmeleri çok önemli. Ayrıca günümüzde evlilik süresinin yasal oturum elde edilebilmesi için kısalmış olmasıda bir avantaj olarak görülmelidir, bir başka hususta aynı cinsiyetten olan insanları birliktelik kurabilmeleriyle yabacı eşe yasallık kazandırılabileceği de çok olumlu bir gelişmedir.

Bernd: İnsanlara burada kalma hakının alınması yardım eden için bu evlilikleri tabiiki çok geçerli görüyorum. Ama maalesef sıklıkla böylesı bir evliliğin politik olmadığı eleştirileri ile karşılaşıyoruz. Bu bir açıdan doğru bizde olayları anlatırken hep bir tiyatrodan söz ettik, ama diğer yandanda insanların yapılan butür evliliklerle kamu önüne açıkça çıkamamaları bunu pek politik bir uygulama olarak değilde sosyal bir taktik olarak gösteriyor. Ama herşeye rağmen ben bunu şimdiye kadar efektif olarak kullanılmamış bir politik bir anlamı olduğuna inanıyorum.

Andrea: Oturumun sağlamlaştırılması için yapılacak bu evlilikler için kontak kurmayı sağlayacak herhangi bir organizasyon veya İnternet adressi varmı? Bir insanı sınırdışı edilmekten korumaya karar vermiş bir kişinin nereye ve kime müracaat etmesi gerekiyor?

Bernd: Mutlakaki çeşitli danışma büroları bu konularda danışmanlık hizmettleri vermektedirler, ama böylesi bir durum kişinin yasal olarak özelini korumak göz önüne alındığında pek te açıklıkla davranamıyacaklarını da düşündürüyor. Böylesi konuların yer aldığı hehangi bir İnternetforumu maalesef henüz yok. Ama böylesi bir forum deminde sözünü ettiğimiz bu sosyal taktiğin politikleştirilmesi için iyi ve etken bir platformu oluşturur. Bir taraftan yapılan deneyimlerin anlatılabileceği, tartışılabileceği bir olanak olurken diğer yandan da böylesi bir kontakt borsası oluşturulabilir. Son olarakta en önemlisi böylelikle bütün olan politik bir çerçeve kazanmış olur.

Fatima: Böylesi anonim bir kontak borsası ne kadar başarılı olur bunu önceden söyleyemiyeceğim. Ama yaptığım deneyimler şunu gösteriyorki evlenecek olan taraflar birbirlerini çok iyi tanımalılar yada arkadaşlar ve yakınları bu insanları tanımalı, bu herşeyden önce karşılıklı güven ile olabilecek hassas bir durum. Böylesi bir olayın İnternet yoluyla sağlanacağına pek inanmıyorum. Ama yinede denemeye değer buluyorum.

Bu söyleşinin yapıldığı kişilerin kimlikleri yayıncılar tarafından bilinmiyor.

<- back